derecesinin belirlenerek sonuçların sembollerle ve özellikle sayı sembolleriyle ifade edilmesidir. Degerlendirme ise, ölçme sonuçlarını bir ölçütle kıyaslayarak ölçülen nitelik hakkında bir karara varma sürecidir. Ölçme, bir betimleme (tanımlama) islemidir.
Degerlendirme ise, bir yargılama islemidir ve ölçme sonucunun bir ölçütle
karsılastırılmasına dayanır
Ölçme isinde kullanılacak araçların belli niteliklere sahip olması beklenir. Bu
niteliklerden birisi olan güvenirlik, herhangi bir ölçme araç veya yönteminin ne derece tutarlı ölçüm yapabildigidir. Baska bir degisle güvenirlik, ölçme sonuçlarının hatalardan arınıklık derecesidir. Ölçme ve degerlendirme hangi amaç için yapılırsa yapılsın elde edilen ölçümlerin hatasız ya da az hatalı olması beklenir. Ancak, en duyarlı araçlarla yapılan ölçümlerde bile bir miktar hata vardır. Bu hatalar ölçme sonuçlarına çesitli yollardan karısmaktadır. Ölçme
hataları, ölçmede kullanılan araçtan, ölçme yönteminden, ölçmeyi yapan kisiden, ölçmenin yapıldıgı ortamdan ya da üzerinde ölçme yapılan bireyden kaynaklanabilir. Ölçme sonuçlarında sabit, sistematik ve tesadüfi hatalara rastlanabilir
Sabit hata, bir ölçmeden digerine miktarı degismeyen hata türüdür. Örnegin toplam puanı 5 olan bir yazılı yoklamada 2 puanlık bir soru, verilen zamanın yeterli olmaması nedeniyle, tüm sınıf tarafından boş bırakılmış olsun. Ögretmen, tüm ögrenciler bu soruyu dogru cevaplamış gibi her birine 2 puan verirse bu türden bir hata yapmış olur. Böylece, bu soruyu dogru cevaplayamayacak bir ögrenci de 2 puan almıs olur.
Sistematik hata, ölçülen büyüklüge, ölçmeyi yapan kisiye, ölçme kosullarına göre
miktarı degisen hatalardır. Kısacası sistematik hatalar, tüm ölçümlerde degil, belli bir özelligi tasıyan ölçümlerde söz konusudur. Örnegin yazı güzelliginin puana karıstırılmaması gereken bir sınavda, ögretmenin yazısı güzel ögrencilere daha yüksek puan vermesi, ilk yazılı kâgıtlarını çok ince ayrıntılarla okuyup sona kalan kâgıtları gelisigüzel puanlaması, kız ögrencilere erkek ögrencilerden daha yüksek puan vermesi bu türden bir hatadır.
Tesadüfi hata, ölçme sonuçlarına nasıl karıştığı bilinmeyen hatalardır. Bu hataların yönü, büyüklüğü ve kaynağı kestirilemez. Örnegin şans başarısı (atıp tutturma), sınav günü öğrencinin hastalanması, sınav koşullarının elverişsizliği veya tüm ögrenciler için eşit olmayışı, ögretmenin cevapları puanlarken dikkatsizlik yapması gibi etkenler bu türde hatalara yol açar.
Yukarıda da belirtildiği gibi bir ölçme sonucu, içindeki tesadüfi hataların azlığı oranında güvenilir sayılır. Güvenirliği etkileyen birçok etken vardır. Bir ölçme aracı olarak testin güvenirliğini etkileyen etkenler aşağıda sıralanmıştır;
1. Testin kendisiyle ilgili etkenler:
a) Testte yer alan soru sayısı: Soru sayısının belli bir noktaya kadar artırılması
güvenirliği artırır.
b) Test yönergesinin ve testte yer alan soruların ifadesi: Bir testteki soruların ifadesinin yalın ve anlaşılır olması testten elde edilen puanların güvenirliğini olumlu yönde etkiler.
c) Testin homojenliği: Ölçtükleri davranış ve konu bakımından homojen (benzer) bir testten elde edilen puanlar, heterojen (farklı) bir testten elde edilen puanlardan daha güvenilirdir.
d) Puanlamanın nesnelliği: Bir testin değişik kisilerce veya aynı kisi tarafından değişik zamanlarda puanlanmasından elde edilen puanların tutarlılığı testin güvenirliğini olumlu yönde etkiler.
2. Testin uygulama koşullarıyla ilgili etkenler: Uygulama koşullarının her ögrenci için aynı olması testin güvenirliğini olumlu yönde etkiler.
3. Testi alan ögrenci veya testin uygulandığı grupla ilgili etkenler:
Güvenirlik, bir ölçme araç veya yönteminin bir gruba uygulanmasıyla elde edilen bir niteliktir. Bu açıdan bakıldığında bir testin güvenirliği, testin uygulandığı kisinin uygulama sırasındaki fiziksel ve ruhsal durumuna ve o testin uygulandığı grubun ölçülen özellikler bakımından homojen veya heterojen olmasına bağlıdır. Ölçülen özellik bakımından heterojen gruplardan elde edilen puanların güvenirliği, homojen gruplardan daha fazladır.
Ölçme aracının Baska bir niteliği ise geçerliktir. Geçerlik, bir ölçme aracının ölçmeyi amaçladığı özelligi, Baska herhangi bir özellikle karıştırmadan, dogru olarak ölçebilme derecesidir.Örnegin bir sınıfın Türkçe dersindeki başarısının ölçülmesi için bir sınav yapılacaksa, bu sınavın Türkçe dersindeki başarıyı tanımlayan tüm değişkenleri ölçmesi, bu değişkenler dışındaki değişkenleri ölçmemesi istenir. Sınav bu nitelikteyse, verdiği puanlar geçerlidir. Bir ölçme aracı olarak testin güvenirliğini etkileyen bütün etkenler doğrudan ya da dolaylı olarak testin geçerliğini de etkiler. Bir testin ya da testten alınan puanların geçerliği yukarıda açıklanmış olan sabit, sistematik ve tesadüfi hataların
tamamından etkilenir. Ölçme sonuçlarının geçerliğini artırmak için aşağıdaki hususlar hatırda tutulmalıdır
• Bir ölçme aracı kapsadığı soruların geçerliği oranında geçerli olabilir. Bu nedenle, her bir sorunun o araçla ölçülmek istenen bilgi, beceri ve yeteneklerden en az bir tanesini ölçmesi sağlanmalıdır.
• Her soru, o soruyla ölçülmek istenen bilgi ve becerilere sahip öğrencilerin tereddütsüz olarak dogru cevaplandırabileceği; bu bilgi ve becerilere sahip olmayanların dogru cevaplandıramayacağı nitelikte olmalıdır.
• Test, belli bir sürede kazandırılması hedeflenen bütün konuları, bilgi, beceri ve
yetenekleri temsil etmelidir.
• Bunların yanı sıra, güvenirliği artırmaya yönelik tüm önlemler geçerliği de artırır. Bir ölçme aracında güvenirlik ve geçerliğin yanı sıra bulunması gereken bir Baska nitelik ise kullanışlılıktır. Kullanışlılık, bir ölçme aracının veya yönteminin, geliştirilme, çoğaltılma, uygulanma ve puanlama yönünden kolaylık, nesnellik ve ekonomiklik özelliklerine sahip olması anlamına gelir
Neden Ölçme ve Degerlendirme Yapıyoruz?
Eğitim ve öğretim sürecinin ayrılmaz bir parçası olan ölçme ve degerlendirme, belirlenen eğitim hedeflerine ulaşılıp ulaşılmadığına karar vermede kullanılır. Değerlendirmenin bir amacı da öğrencinin öğrenmesini geliştirmek ve desteklemektir. Duyarlı, dogru, uygun, destekleyici ölçme ve degerlendirme öğrenme için bir gerekliliktir.
Ölçme ve degerlendirme,
• Ögretmenin öğrenciyi tanımasını sağlar.
• Öğrenciye güçlü ve zayıf olduğu alanlar konusunda geri bildirim sağlar.
• Öğrenciye, davranışını nasıl değiştireceği veya geliştireceği konusunda geri bildirim sağlar.
• öğrencinin hangi dersleri almaya hazır olduğu, hangi tamamlayıcı çalışmaları
yapmasına gerek bulunduğu, kendisine hangi iş veya okula girmenin tavsiye edilebileceği gibi konular hakkında verilecek kararların temelini hazırlar.
• Ögretmen ve yöneticiye geleceğe ilişkin planlar yapmasında kaynaklık eder.
• Eğitim ve öğretim hizmetinin daha nitelikli yapılmasını sağlar.
• Ögretmenin daha iyi bir şekilde rehberlik yapmasını sağlar.
• Öğretmene kendini tanıması ve öğretim yöntemlerinin ne derece yeterli olduğu
konusunda geri bildirim sağlar.
• öğrencinin durumu ve gelişimi hakkında velilerin bilgilenmesine olanak sağlar.
Böylece velilerin öğretim sürecine katılmalarına yardımcı olur.
Degerlendirme yapılırken, değerlendirmenin içeriğini (Ne ölçülmelidir?), veri toplama
metodunu (Hangi degerlendirme araçları kimler tarafından kullanılacak?), değerlendirmenin teknik gerekliliklerini (Degerlendirme geçerli ve güvenilir mi?) ve değerlendirmenin sonuçlarının nasıl kullanılacağını belirlemek gerektirmektedir.
Amaçlarına göre degerlendirme üç grupta toplanabilir
Degerlendirme Türleri
Tanıma-Yerleştirme Biçimlendirme-Yetiştirme Değer Biçme
Tanıma ve yerleştirmeye yönelik degerlendirme
öğrencilerin bir derste başarılı olabilmeleri için gerekli ön koşul davranışlara sahip olup olmadıklarını belirlemek amacıyla kullanılır. Bu tür bir degerlendirme sonucunda, öğrencilerde giriş davranışları açısından bir yetersizlik tespit edilirse, sorunun çözümü için bir telafi eğitimi planlanır. Derste kazandırılacak davranışlardan bazılarının öğrencilerce önceden edinildiği tespit edilirse, bu davranışlar dersin amaçları arasından çıkarılır. Dersin tüm amaçlarına öğrencilerin ulaşmış olduğu belirlenirse, ögrenciler o dersten muaf tutulurlar.
öğretim öncesinde yapılan bu tür değerlendirmenin bir faydası da öğrencilerin sahip
oldukları bilgi ve becerilere düzeylerine göre uygun bir programa ya da düzeye
yerleştirilmelerini sağlamadır.
Biçimlendirme ve yetiştirmeye yönelik degerlendirme
Bir ders saati, bir ünite ya da bölüm sonunda, öğrencilerin o ders ya da ünitedeki öğrenme
eksikliklerini ve bu eksikliklere neden olabilecek güçlükleri belirlemek ve gidermek amacıyla kullanılır. Bu tür değerlendirmede elde edilen sonuçlara dayalı olarak not verme ya da Baska amaçlarla ögrenci başarısını degerlendirme yoluna gidilmemelidir. Burada asıl amaç, öğretim ve öğrenmenin verimliliğini artırmaktır. Bir dersin üniteleri arasında öğrenme bakımından öncelik -sonralık ilişkisi yani bir aşamalılık varsa, ilk ünite ya da ünitelerdeki öğrenmenin derecesi, sonraki ünite ya da ünitelerdeki ögrenmeyi belirler. Böyle oldugunda, ilk ünitedeki öğrenme yetersizligi, onu izleyen diger ünitelerde de yetersiz ögrenmeyle hatta öğrenme yokluguyla sonuçlanır. Bu sınavlarda ünitedeki tüm ögeler yoklanır. Bu amaçla kullanılacak testler, izleme veya ünite testleri olarak da isimlendirilir
Değer biçmeye yönelik degerlendirme
öğretim dönemi sonunda veya içinde, programın öngördügü hedeflere ulaşılıp
ulaşılmadığına bakılarak ögrenci, ögretmen ve programa ilişkin yargılarda bulunulur. Bu tür
ölçme ve degerlendirmeden elde edilecek sonuçlar;
1. Ögrencilere not vermek,
2. öğrencilerin gelecek derslerdeki başarısını tahmin etmek,
3. Ögrencilere ve ögretmene öğrenmenin yeterliligine ya da ögretiminin verimliligine
ilişkin dönüt saglamak,
4. Farklı ögrenci gruplarının basarılarını karsılastırmak
için kullanılır.
Değer biçmeye yönelik değerlendirmede kullanılacak veriler, bir dersin bütününü içerecek
biçimde dersin bitiminde (genel sınav) ya da birkaç üniteyi kapsayacak biçimde öğretim
dönemi içinde (ara sınav) uygulanan testlerden elde edilir. Bu degerlendirme türünde genis bir kapsam yoklandıgı için, karar verme sürecinde geçerliligi yüksek sonuçlar saglanır
Ögrenci, eğitim programlarının ve sisteminin degerlendirmesine ilişkin amaçlar aşağıda sunulmustur:
Neden degerlendirme yapılır?
İslevleri nedir? Degerlendirme sonuçlarını nasıl kullanacagız?
öğrenciyi degerlendirme
• öğrencilerin ne bildigini saptamak (bilgi).
• öğrencilerin ne yapabildigini ve daha iyi nasıl yapabileceklerini arastırmak (performans).
• öğrencilerin kendi çalışmaları hakkında ne hissettiklerini bulmak (ilgi, istek, tutum vb.).
• Tanıma: öğrencilerin neleri ögrenmeye ihtiyaç duyduklarına ilişkin bilgi verir.
• Yapılandırma: öğrencinin süreç içerisindeki gelisimine ilişkin bilgi verir.
• Karar verme: Ünite sonunda ya da bir görev sonunda öğrencinin başarılı ya da basarısız olduguna ilişkin bilgi verir.
• Ögretme tekniklerini geliştirmek için,
• öğrencinin dikkatini zayıf ve güçlü olduğu alanlara çekmek için,
• öğretim programının planlamasında için,
• Velilere bilgi vermek için Eğitim programını degerlendirme
• Programın gelistirilmesini saglamak.
• Programın islerligi hakkında geri bildirim saglamak.
• Programın basarıya odaklanmasını sağlar.
• Hangi eğitim alanlarına daha fazla vurgu yapılmasına ihtiyaç duyuldugunu belirler.
• Ögretmenlerin başarılı ve basarısız olan yaklasımları ve pedagojileri tespit etmelerinde yardımcı olur.
• Programın gelistirilmesi ve yenilenmesinde Eğitim sistemini degerlendirme geniş ölçekli
degerlendirmeler:
PIRLS, TIMSS, PISA vb.)
• Eğitim sisteminin verimliligi ve islerliligi hakkında bilgi saglamak.
• öğretim programlarının gelistirilmesinde ve yenilenmesinde
Hangi Ölçme – Degerlendirme Araç ve Yöntemlerini Kullanacagız?
Yeni öğretim programlarında benimsenen ölçme ve degerlendirme yaklasımının
özellikleri aşağıdaki gibi sıralanabilir:
1. Sonucun yanı sıra sürece de odaklanma,
2. Bilginin hatırlanmasından ziyade uygulanmasına, yapılandırılmasına ve öğrencilerin üst
düzey becerilerini sergilemelerine önem verme,
3. Yazıya dayalı soyut görevlerden çok, gerçek hayata ilişkin, performansa dayalı
görevlere önem verme,
4. Örtülü, belirsiz ölçütlerden ziyade açık ve belirgin ölçütleri tercih etme,
5. Sadece ögretimin sonunda degil, ögretimin her asamasında sürekli ölçme ve
degerlendirme etkinlikleri gerçeklestirme,
6. Not vermenin yanı sıra etkili ve zamanında geri bildirime agırlık verme,
7. Tek yöntemle ölçme yerine çok yöntemle ölçme yapma,
8. Ne kadar ögrenildigini tespit etmenin yanı sıra nasıl ögrenildigini de belirleme,
9. Rekabet yerine is birligini destekleme.
Egitimde çesitli yöntemler ve teknikler kullanılarak ölçme ve degerlendirme yapılır.
Günümüzde kullanılan ölçme -degerlendirme yöntem ve tekniklerine aşağıda kısaca
deginilmistir.
Açık Uçlu Sorular
Bu sınavlarda ögrencilere duruma göre bir ya da birkaç soru sorulur. Ögrenciden sorunun
cevabını düsünüp hatırlaması ve buldugu cevabı yazılı olarak ifade etmesi beklenir. Klasik ve kompozisyon türü sorular açık uçludur.
Kisinin özgün ve yaratıcı düsünme gücünü, yazılı anlatım becerisini, belli konulardaki
görüsünü, ilgi ve tutumunu ölçmede açık uçlu soru türleri kullanıslıdır. Ayrıca arastırmalar,
bu türde hazırlanmış sınavların ögrencileri sürekli ve anlayarak çalısmaya yönelttigini
göstermektedir.
Açık uçlu soruların faydalarının yanı sıra bazı sınırlılıkları da bulunmaktadır. Cevaplama
islemi cevaplayıcının, puanlama islemi ise puanlayanın çok zamanını alacagından
sorulabilecek soru sayısı sınırlıdır. Cevapları tamamen dogru ya da tamamen yanlış olarak
sınıflamak mümkün olmadıgından, bunların dogruluk derecesini tayin etmek puanlayıcıya
düser. Puanlamada puanlayıcı kanaati, puanlama isleminde hataya neden olur. Cevabı yazılı
olarak ifade etmek zorunlu oldugundan hız vb. değişkenler de puana karısır. Ayrıca açık uçlu
soruların güçlük derecesini tayin etmek de zordur.
Bu sınırlılıkları en aza indirgemek için, açık uçlu sorular hazırlanırken aşağıdaki esaslara
dikkat edilmelidir:
1. Sorular sınırlandırılmalı, genel sorular sorulmamalıdır.
2. Sorular açık ve anlaşılır olmalıdır.
3. Sınavdaki sorular birbirinden bagımsız olmalıdır.
4. Sorular mutlaka belli davranısı yoklayan nitelikte olmalı, kitabın belli yerlerinden
aynen alınmıs ifadeleri içermemelidir.
5. Uzun ve az sayıda soru yerine, kısa ve çok sayıda soru tercih edilmelidir.
6. İfade ve yazım hataları olmamalıdır.
Dogru- Yanlıs Türü Sorular
Dogru-yanlış türü sorularda verilen bir cümlenin, mevcut bilgilere baglı olarak dogru mu
yanlıs mı oldugunun belirlenmesi istenir
Bu testlerde yalnız iki seçenek oldugundan cevaplayıcının dogru cevabı bulma olasılıgı%
50’dir. Bu durum, dogru-yanlış testlerinden alınan puanların geçerliligini ve güvenirliğini
düsürür. Ancak hem cevaplama hem de puanlama kolaydır ve az zaman alır.
Puanlama aynı zamanda objektiftir.
Tanılayıcı dallanmıs agaç tekniginde temelden ayrıntıya giden bir sıraya göre dogru-yanlış
ifadeler seçilerek ögrenciden dogru seçimi yapması istenir. Bu bakımdan bir tür dogru-yanlış testidir.
Eslestirme Türü Sorular
İki grup hâlinde verilen ve birbirleriyle ilgili olan bilgi ögelerinin, belli bir açıklamaya
göre eslestirilmesini gerektirir. “Kim?, Ne?, Nerede?” gibi soruların cevabını olusturan
olgusal bilgilerin ölçülmesinde daha kullanıslıdır. Eslestirmeli sorular hazırlanırken aşağıdaki esaslara dikkat edilmelidir:
1. Eslestirme soru grubunda yer alan öncüller listesi ile cevaplar listesinin her biri benzer
nitelikte hazırlanmalıdır.
2. Bir esleme takımında öncüllerle cevaplar eşit sayıda olmamalıdır.
3. Cevap listesi, bir kelime listesi ise alfabetik olarak rakam, sayı, tarihten olusuyorsa
büyüklük sırasına göre düzenlenmelidir.
4. Eslestirme için iyi bir yönerge yazılmalıdır.
Kısa Cevaplı Sorular
Bir kelime, bir sembol ya da en çok birkaç kelime ile cevaplanabilen soru türüne denir. Bu
tür sorular bilgi basamagını ölçmek için uygundur. Ögrenci sorunun cevabını kendisi yazar.
Kısa cevaplı sorular iki türlüdür. Birisi “soru cümlesi”, digeri “eksik cümle” türündedir.
Kısa cevaplı sorular hazırlanırken aşağıdaki esaslara dikkat edilmelidir:
1. Sorunun ifadesi belirsiz olmamalıdır.
2. Her soru, ölçülmesi planlanan bir kazanımı yoklamalıdır.
3. Sorunun cevabı kesin olmalıdır.
4. Sınavdaki sorular Baska sorulara ipucu olmamalıdır.
5. Soru cümlesi, cevaplayanın tanıdıgı bir kaynaktan aynen alınmamalıdır.
6. Her soru için bırakılan bosluk aynı uzunlukta olmalıdır.
7. Bir sorunun ifadesinde, sorunun cevabının bulunmasında ise yarayacak ipuçları
verilmemelidir. (Örnek: Yer kabugunun ana maddesi ….…….. dır.)
Çoktan Seçmeli Sorular Çoktan seçmeli testler bir sorunun cevabını, verilen seçenekler arasından cevaplamayı gerektiren test türüdür.
Çoktan seçmeli sorulara “madde” de denir. Bir soru, “kök” ve “seçenekler” olmak üzere
iki kısımdan olusur. Kök, sorunun soruldugu kısımdır. Seçenekler ise soru kökünde sorulan
soruya verilen muhtemel cevaplardır. Seçeneklerden sadece bir tanesi en dogru cevaptır.
Dogru cevap dısında kalan seçeneklere ise çeldirici denir.
Çoktan seçmeli test soruları hazırlanırken aşağıdaki esaslara dikkat edilmelidir:
1. Sorular sınav kapsamına uygun olmalıdır.
2. Kıyıda kösede kalmıs bilgilerden kaçınılmalıdır.
3. Her bir soru, öğrencilerin ögrenmeleri açısından önemli bilgi ve becerileri yoklamalıdır.
4. Çok ayrıntılı veya çok kapsamlı bilgileri içeren sorulardan kaçınılmalıdır.
5. Her bir soru, tek bir kazanıma yönelik olmalıdır.
6. öğrencinin sorunun cevabını Baska bir sorudan bulması engellenmelidir.
7. Cevabı kisiye göre degisen sorulardan kaçınılmalıdır.
8. Sasırtmaca içeren sorulardan kaçınılmalıdır.
9. Tamamlatma yerine soru türü kullanılmalıdır.
10. Yas düzeyine uygun kelime kullanılmalıdır.
11. Dil bilgisi ve yazım kurallarına uyulmalıdır.
12. Mümkün olan en kısa anlatım kullanılmalıdır.
13. Ana fikir seçeneklerde degil, madde kökünde verilmelidir.
14. Olumsuz ifadelerden kaçınılmalıdır.
15. Parantez açılmamalıdır.
16. Tek bir dogru seçenek olmalıdır.
17. Dogru cevaplar seçeneklere eşit dagılmalıdır.
18. Seçenekler, belli bir mantıga veya sayısal sıralamaya göre dizilmis olmalıdır.
19. Seçenekler anlamca birbirini kapsamamalı, bir seçenek digerini içermemelidir.
20.
çerik homojen olmalıdır.
21. Seçeneklerin uzunlukları eşit olmalıdır.
22. Seçeneklerde “hiçbiri”, “hepsi” ifadeleri kullanılmamalıdır.
23. Dogru cevaba ipucu verilmemelidir.
24. Tüm çeldiriciler mantıklı olmalıdır.
25. Çeldiriciler, ögrencileri yapmaları muhtemel hatalara yöneltici nitelikte
hazırlanmalıdır.
Çoktan seçmeli testler ile kısa sürede çok sayıda davranış ve beceri ölçülebilir. Test
sorularının tekrar kullanılabildigi düsünülürse çoktan seçmeli testler daha ekonomiktir.
Çoktan seçmeli testlerin puanlanması kolay ve objektiftir (Haladyna, 1997). Ancak çoktan
seçmeli testlerin hazırlanmasının uzun zaman ve uzmanlık gerektirmesi, öğrencinin dogru
cevabı tahminle de bulabilecek olması bu testlerin olumsuz yönleridir. Seçenek sayısının
arttırılması ve güçlü çeldiriciler kullanılmasıyla bu tahminle dogru cevabı bulma olasılıgı en
aza indirgenebilir. Ayrıca, çoktan seçmeli sorular yazma ve yaratıcı düsünme gibi becerileri
ölçmek için uygun degildir; daha çok bilgi, zihinsel beceriler ve yeteneklerin ölçülmesinde
kullanılır.